detroit metal city

• son günlerde izlediğim en başarılı ve komik anime, manga serisi. sözlükte bahsinin geçmediğine ayrıca şaşırdım. konumuz basitçe şöyle; soichi negishi, pop müzik hayranı bir gencimizdir. üniversite okumaya gittiği tokyoda pop grubu kurmak istemektedir fakat kendini detroit metal city adlı death metal grubunun solisti olarak bulur.
  
  serideki detroit metal city isimli grubumuzun adı kiss'in detroit rock city şarkısından yola çıkılarak verilmiş. zaten grubumuzda kiss'e benzemekte. daha fazla ayrıntı anlatmak isterdim ama serinin heyecanını kaçırabilirim diye bahsetmeyeceğim. golden boydan beri bu kadar güldüğümü hatırlamıyorum (gto sayılmaz). animesi 15'er dakikalık 12 bölümden ibaret. mangası hala sürmekte imiş. bir de japon live action filmi varmış henüz seyretmediğim. remake'i için holywooddan ve hong kong sinemasından teklifler verildiğinden bahsediliyor. velhasıl, güzel seri. izleyin, izletin...
• acayip komik bir seri. çevirilerini animanist yapıyor. özellikle yedinci bölümündeki "tokyo kulesine tecavüz" olayı bambaşka. uzunca bir süredir bu kadar gülmemiştim. mutlaka izlenmesi gerekenlerden...
  
  --- spoiler ---
  -ışıkları yandı!
  -tokyo kulesi zevk alıyor!
  --- spoiler ---
• ayrıca filmi yapılmış animedir.
  
  http://www.imdb.com/title/tt1142972/
• filmin oricinıl web sahifesi asagidaki gibidir..
  http://www.go-to-dmc.jp/
• animesi eminim ki filmden çok daha eğlencelidir lakin, film de yer yer canımdan can aldı. ''hala çok fena metalciyim ben'' diyenler, dönen geyiği ne denli sever bilemiyorum (yorumlara bakıp bu bize göre bi* şeye benziyor demeyin, küfür edip kapatan çok olur) ama ''bir zamanların çok fena metalcileri'' için ortam bir hayli bombastik. beyaz gömlek üzerine kravat takan elemanın triplerine özellikle dikkat!
  
  ek olarak, global metal isimli güzide belgeseli izleyip japon metalcilerini doğal ortamlarında görmek, filmin geyik değil gerçekçi olduğunu anlamanızda size peygamberlik yapacak, uyuz olup kaşınacaksınız.
• izlediğim en eğlenceli ve komik animelerden. grubun bateristiyle^* takılma isteği uyandırır içinizde. fransızca konuşmak istersiniz tüm gün.
  
  --- spoiler ---
  
  yuri- fransızca bir kelime söyler misin?
  camus- anal.
  
  --- spoiler ---
• filmini izlemedim ama animesi çizimler ve tercih edilen teknikten dolayı ilk başlarda her ne kadar itici gelse de, konusu, bakış açıları ile coşmuş ve çok eğlenceli bir seri. zaten çizimler nedeniyle bir süre sonra ilgi odağı müzikler ve konu oluyor ister istemez.
  
  hayırlı bir evlat ve iyi bir insan olmak ve dilediği tarz müziği icra edebilmek gayreti içerisinde olan negishi' nin içinde bulunduğu durum, krauser, camus ve jagi, - pig' i de es geçemem, onsuz dmc olmaz sanırım- serinin en sayko ve fantastico karakterlerinden biri olan shachou ile birlikte dmc efsanesi olayı insanı hönkürerek güldürmeyi başarmakta. tek bir organizma olarak görmeyi tercih ettiğim fanlar - sadece dmc' nin değil seri içinde yer alan tüm türlere ait fanlar- ve olaylara verdikleri tepkiler ise ayrı ayrı yarıcı olmakta.
  
  --- spoiler ---
  
  birbirinden harika bazı bölümleri var ki tokyo tower' a tecavüz olayı, kintaki girls ile punk vs metal adı altında yaptıkları sahne kapışması - punk is dead - gibi bölümler bunlara örnek oluşturmakta. ancak bir bölüm ve içinde bir sahne var ki; krauser' ın fake krauser' ı indirmek için sahneye çıktığı ve mad monster' ın introsuna girdikleri andır ki delicesine gaza geldiğimi farkettim ve titreyip kendime geldim. akabinde kaç kere izlediğimi hatırlamıyorum.
  
  --- spoiler ---
  
  çok uzatmadan söylenebilir ki, herkes sever mi bilemem ama öncelikle müzikleri, göndermeleri, şov bizinız olayını sermesi ve ortaya koydukları ile göz atılması gereken kopmuş bir seri.
• (bkz: satsugai)
  (bkz: amai koibito)
• japon televizyonlarında hiç yayınlanmamıştır, aslında ova statüsündedir ve tüm bölümleri aynı anda piyasaya çıkmıştır. ama bu anekdotlar kendisinin mükemmel bir anime olduğunu gerçeğini değiştirmiyor. diyaloglar baş döndürücü bir hızla akar, öyle ki bölümleri 12 dakika olmasına karşın 25 dakikalık animelerle aynı satır sayısında altyazıları vardır, çevirmesi uğraştırıcı ama keyif vericidir.
• bir bölüm girişi bitişi saymazsak oniki dakika falan. çerez tadında anime. kafayı hiç kasmıyor, ille de güldürüyor. başarılı.